Venedik

Erhan YILMAZ
4 min readNov 23, 2014

--

İtalya tatilindeki ilk durağımız Roma ve Floransa‘yı önceki yazılarımda anlatmıştım. Roma-Floransa arasında yaptığımız gibi, Floransa’dan Venedik’e de yine hızlı trenle geldik. Yağmur ha yağdı ha yağacak derken, ıslanmadan Venedik turunu da tamamladık. (Islanma korkusu hakkaten fenaymış ☺)

Venedik Sokakları

Roma ve Floransa’da elimizde harita vardı, haritaya bakarak, sorarak ilerliyorduk ama Venedik’te haritanız olsa da kaybolmanız çok olağan. Çünkü sokak başlarında Floransa ve Roma’dan alışık olduğumuz sokak tabelaları çoğu yerde bulunmuyor. Yani siz zaten çoğu zaman nerde olduğunuzu kestiremiyorsunuz. Bir de aynı sokak ismi birkaç yerde birden kullanılmış. O yüzden de nerde olduğunuz kestirmek zorlaşıyor. Çoğu zaman gideceğimiz yeri değil, nerede olduğumuzu sorduk çevremidekilere ☺

Bir de çıkmaz sokaklar çok fazla. Zaten 2 kişinin yan yana geçebileceği kadar dar sokaklardan geçiyorsunuz, bir de 200–300 m gittikten sonra çıkmaz sokakla karşılaşıp, bir de o yolu geri dönüyorsunuz ☺

Yani Venedik’te tahmin ettiğinizden fazla yürüyeceksiniz.

Gece tren garına giderken, defalarca aynı restoranın önünden geçtiğimiz zaman, Venedik yollarının sizinle oyun oynadığını, yönünüzü asla tam olarak kestiremeyeceğinizi öğrenmiş olduk.

Venedik’te Gezilecek Yerler

Santa Maria Gloriosa dei Frari: Şehrin en büyük kiliselerinden birisi. Roma ve Floransa’daki kiliseleri gördükten sonra buna bakıp bir kere daha şaşırıyor insan. Hepsinde ayrı bir ayrıntı, ayrı bir güzellik.

Galleria dell’Accademia: Floransa’daki gibi bir Galleria daha. İnternette gitmeden araştırdığımızda, Da Vinci’nin meşhur insan figürünün burada olduğunu öğrenmiştik. Ama hemen girişte, o resmin 5–6 yılda bir özel günlerde açıldığını öğrendik. Yani muhtemelen siz de o özel günde orada olamayacaksınız benden söylemesi.

Piazza San Marco

Piazza San Marco: Venedik’in en heybetli meydanı. Çok sayıda Türkle karşılaştık bu meydanda. Herkes fotoğraf çektirmek için şekilden şekile giriyordu

Bu meydanda Campanile di San Marco kulesini görebilir, siz de fotoğraf çektirebilirsiniz. Ayrıca Basilica di San Marco’ya da girebilirsiniz. Biz oradayken geç saatte gittiğimizden içeri giremedik. Erken kapatıyorlarmış. Ayrıca gotik tarzdaki bir saray olan Palazzo Ducale hemen burada. Burası da Floransa’daki Piazza della Signoria gibi kilit bir meydan.

Ponte dei Sospiri

Ponte dei Sospiri (Ahlar Köprüsü): Piazza San Marco’dan sahile doğru yürüdünüz ve biraz ilerlediniz. Kalabalık bir yer gördünüz. İşte orası Ponte dei Sospiri’nin fotoğrafını çekmeye çalışan turist kalabalığı. Esirlerin götürülmek için kullanıldığı bir köprüymüş ve bu yüzden “Ah vah edilen köprü” anlamındaki ismi konulmuş. 2 yılda tamamlanmış. Çok turist çekiyor. Oranın hemen önündeki sahil, balıkçıların ve kayıkçıların bulunduğu Riva degli Schiavoni adındaki meydan.

San Zaccaria Kilisesi: Buranın önünden geçtik ancak içeri giremedik. Yine kapanış saatine yetişememişsiz. Ama fotoğraflardan gördüğüm kadarıyla çok bir şey kaybetmemişsiz ☺

Ponte di Rialto Manzarası

Ponte di Rialto: 3 yazının sonunda Ponte kelimesinin köprü anlamına geldiğini çözdünüz sanıyorum. Evet bir köprüyle daha beraberiz. Burayı hem akşam üstü güneş batmadan, hem de gece görme şansımız oldu. İkisi de muhteşemdi.

Venedik’te Ne Yenir?

Midyeli Spagetti

Fiyatlar Roma ve Floransa’ya göre bir hayli pahalı. O yüzden restoranın önündeki menüden fiyatları kontrol ederek mekanlara girmekte fayda var. Biz ucuz gördüğümüz yerleri, Tripadvisor kullanarak hızlıca yorumlara baktık, sonra içeri girdik. Size de bunu tavsiye ederim. Öğlen açlıktan gözümüz dönmüş bir şekilde girdiğimiz Taverna San Trovaso (Adres: Sestiere Dorsoduro, 1016) çok geniş menüsü ve leziz yemekleriyle gönlümüzü kazanmıştı. Şarabı vasattı ama yemekler muhteşemdi. Özellikle yediğimiz midyeli spagettinin tadı damağımızda kaldı. Arnavut garson da bizimle yarı İtalyanca, yarı Türkçe, yarı İngilizce sohbet ederek yüzümüzü gülümsetti.

Akşam da ara sokakların birine girip, üniversite öğrencilerinin yoğun olduğu bir sokakta yemeğimizi yemiştik. Adını şu anda hatırlayamadım ama turistlerin değil, yerel halkın tercih ettiği bir restorandı. (Ki aslında biz de hep bunu istemiştik)

Denizin içinde bir şehir olduğu için, deniz mahsülleri restoranlarını da her köşe başında görmek mümkün.

Onun dışında marketlerden çok ucuza kaliteli şaraplar alabilir, sahile inip gençlere katılabilirsiniz.

Venedik’e Ne Zaman Gidilmeli?

Kuzaye gittikçe soğuyan hava, burada kendini iyice hissettirmişti. Roma ve Floransa’ya göre biraz serindi. Planınızı ve giysilerinizi ona göre belirlemenizi öneririm.

Tabi İtalya’da daha çok gezecek yer var. Napoli, Parma, Milano’yu bir sonraki gezi için saklıyorum.

Roma ve Floransa‘yı daha önceki yazılarımda okuyabilirsiniz.

Originally published at www.yilmazerhan.com.

--

--